Nurseli Gözüaçık, Rixos Otel'deki işçilerin isyanını değerlendirdi: İşçilerin süreklileşmiş birliklerine ihtiyacımız var
Örgütlenme Koordinasyonu Üyemiz Nurseli Gözüaçık, geçtiğimiz hafta iş yerinde düzeltilmeyen barınma, hijyen, havalandırma ve yemekhane sorunlarına karşı Rixos Otel işçilerinin çıkardığı isyanı Radyo Sputnik’te değerlendirdi.Tersane İstanbul’da yer alan, Sembol İnşaat firmasının yüklenici olduğu Rixos Otel inşaatında çalışan işçiler geçtiğimiz hafta isyan etmişti. İşçiler daha önceden patronları kötü barınma, havalandırma, hijyen ve yemekhane koşulları için defalarca uyarmıştı.
Ancak yemekhaneyi farelerin basması, aylardır kölelik koşullarında çalışan işçiler için bardağı taşıran son damla olmuştu. Çıkan isyandan sonra Sembol İnşaat patronları, kamera görüntülerinden tespit ettikleri 7 işçiyi işten attı. Olay, sosyal medyada yoğun kamuoyu tepkisine neden oldu.
Radyo Sputnik’te Ali Çağatay’la Seyir Hali programına konuk olan Örgütlenme Koordinasyonu Üyemiz Nurseli Gözüaçık, işçilerin göstermiş olduğu tepkilerin haklılığından bahsederek yaşanılanlardan dolayı Sembol İnşaat’ı sorumlu tuttu.
“KÖTÜ KOŞULLARA İTİRAZ ETMEK NE ZAMANDAN BERİ SUÇ OLDU?”
Yemekhanelerde farelerin gezdiği görüntülerin olduğunu ifade eden Gözüaçık, işçilerin maruz bırakıldığı kötü koşulları şöyle anlattı:
“Biz aslında Tersane İstanbul’daki Rixos Otel inşaatında bir sorunun sonucunu gördük. Burada işçiler aylar boyunca hijyensiz bir ortama mahkum edilmiş. Sorunlarını dile getirdiklerinde muhatap bulamamışlar. Yemekhanelerde farelerin gezdiği görüntüleri izledik. Bir de bunların üzerine tersaneye giriş-çıkış saatlerinde kısıtlamaya gidildiğini bizzat işçiler anlatıyor. Sembol İnşaat bu şantiyede bir cezaevi kurmuş vaziyette. İşçilerin her kötü koşula tamam demesini istiyor. Sağlıklı beslenme ve barınma ne zamandan beri lüks oldu? Kötü koşullara itiraz etmek ne zamandan beri suç oldu? İşçilerin sonuna kadar haklı ve meşru olduğunu söyleyebilirim.”
“SENDİKAMIZ RİXOS OTEL İNŞAAT İŞÇİLERİNİN YANINDADIR”
İşten çıkarılan işçilere seslenen Gözüaçık, İnşaat-Sen’in yanlarında olduğunu ifade ederek şu şekilde konuştu:
“Tüm bu yaşananlar üzerine kamera görüntülerinden tespit ederek 7 işçiyi işten attılar. Ancak buradaki işçilerin içerdeki hakları verildi mi, verilmedi mi bunun bilgisi elimizde yok. Buradan sesimiz Rixos Otel inşaatında çalışan arkadaşlarımıza da ulaşırsa, sendikamıza ulaşmalarını ve onların yanlarında olduğumuzu bilmelerini isterim.”
“BAKANLIK TEK BİR AÇIKLAMA YAPMADI”
Çalışma Bakanlığı’nın sorumluluk alması gerektiği çağrısında bulunan Nurseli Gözüaçık, denetim ve cezai işlem vurgusu yaparak şunları kaydetti:
“Tüm bu yaşananlar üzerine ne Sembol İnşaat ne de Çalışma Bakanlığı tek bir açıklama yapmadı. Çalışma Bakanlığı’nın her şantiyeyi en az aylık olarak denetlemesi lazım. Bu denetimlerde sağlıklı beslenme ve barınma yok ise caydırıcı cezai işlem uygulanması şart. Kötü iş koşullarından dolayı haklı fesih yapmanın da önünün açılması gerekiyor. Biz birçok sebepten işçilerin haklı feshini yapıp haklarını alabiliyoruz ama kötü yemek ve barınma koşullarından kaynaklı haklı fesih yapmamız mümkün olmuyor.
“İŞÇİLERİN SÜREKLİLEŞMİŞ BİRLİKLERİNE İHTİYACIMIZ VAR”
İşçi sınıfının örgütsüzlüğünün patronlara cesaret verdiğini ifade eden Gözüaçık, “Rixos Otel inşaatında topyekün 2 gün iş durdurma eylemi yapılabilseydi, işçileri dinlemeyen o patronlar, sorumlular ve şantiye şefleri işçilerin birliğinin gücünün çok iyi farkında olacaklardı. Bu elbette ki bir umutsuzluk anlatımı değil. İşçilerin en küçük birliğinin bile gündemi nasıl kapladığını hep birlikte gördük. Çünkü istese de istemese de herkes, gerçek bir değiştirici güçle ancak bu şekilde muhatap olabiliyor. Bizim işçilerin süreklileşmiş birliklerine ihtiyacımız var. İşçilerin söz, yetki, karar hakkına sahip olduğu sendikalara ihtiyacımız var. Örgütsüzlük sorun olabilir, ama yalnız değiliz. Biz sendikalarımız İnşaat-Sen ve Mağaza Market-Sen ile tüm işçilerin yanında olmaya devam edeceğiz.”